ÖLÜM GÜZEL ŞEY /Zübeyde Meryem Şakar
Çelenklerle
donanmış camii'nin avlusundaki kalabalığın içinde ağlamaktan (!) şişmiş ve
kızarmış gözlerini saklama telaşıyla kara gözlüklerini takmış, başı yarıdan
siyah başörtüsüyle kapatılmış meşhur zâtın eşi kendisine uzatılan
mikrofona "Ölüm ona yakışmadı, mükemmel bir insandı, zamansız geldi
ölüm." diyor.
Hayatın ve ölümün sırrını idrak edememişlerin ortak
serzenişidir bu kelâmlar. Ebedî bir hayat gayesi olmayan kime sorarsanız ölüm
zamansız gelir hep ve ölüme layık olmaz hiçbir ölen. Her birinin bitirilmesi
gereken çok işi vardır çünkü. Bitirilmemiş projeleri çalışma masalarında yığın
yığındır. Hayalleri dünyalar kadardır. Tûl-i emeller peşindedir gönülleri.
İlahî bir sevdayla ,öteler iştiyakıyla yoğrulmaktan çok dünya sevdasıyla
dopdoludur fütursuzca tükettikleri ömürleri. Ölümü hiç
arzulamazlar, isterler ki binlerce yıl yaşasınlar. Gençleşmek ve başka
nazarlara genç görünmek maksadıyla denemedikleri yol kalmaz. Tüm servetlerini
bu uğurda ve dünyada az daha kalma az daha gününü gün etme yolunda
sarfedebilirler. Koyu bir gaflet sarmıştır dört bir yanlarını,uyanmak
bile istemezler derin uykularından. Ölümü Allah'a (c.c) kavuşma vesilesi
bilmezler.
Buna karşılık asırlar ötesinden nebevî bir fermandan inşirah
bulmuş gönüllere bir ihtar verilir: "Allah'a kavuşmayı dileyen kimseye
kavuşmaktan Allah hoşnut olur. Buna karşılık Allah'a kavuşmaktan hoşlanmayan
kimseye mülaki olmayı Allah da istemez.» Ne acıdır Allah'ın (cc)
istemediği biri olmak, yüzüne bakılmayan, sözü dinlenilmeyen olmak ne acıdır
oysa.
Ölüm soğuktur ölümün sırrını bilmeyen için. O adeta kendisinden kaçılması
gereken bir düşmandır. Bir oyun ve oyalanmadan ibaret olan dünya hayatının son
bulmasını istemez hubb-u dünya ile çırpınan yürekleri. Halbuki Allah (cc)
buyurur:"Deki şüphesiz sizin kaçtığınız ölüm sizinle karşılaşıp
buluşacaktır. Sonra gaybı da ,görüleni de bilen Allah'a döndürüleceksiniz. O da
size yaptıklarınızı haber verecektir.(1)
İşte bu sırrı anlayan ve "Hanginizin daha güzel işler yapacağını sınamak
için hayatı ve ölümü yaratandır.O mutlak güç sahibi ve bağışlayandır." (2)
fermanına boyun eğenler ölümü bir nimet bilmişlerdir. Onu sonsuz hayata bir
mukaddime görmüşler, Muhyi olan Zât'ın Mümît olduğuna da iman etmişlerdir.
Ölümü sonsuz hayata bir davet mektubu görmüşler bu mektubun gelmesini bir
sevgiliyi bekler gibi beklemiş, geldiğinde de onu yırtmadan incitmeden
okuyabilmişlerdir. Böyleleri kefenini koynunda taşıyan bir derviş edasıyla
ölüme her an hazırdır ve ölüm onlar için bir düğün -bayram bir şeb-i arustur.
Kendileri için bir zindan hükmünde olan dünyadan mutluluk alemine, sevdiklerine
ve en önemlisi Rasulullah'a (s.a.v) ve bundan da öte Cemalullah
'a kavuşmanın ve onun güzelliğini kana kana yudumlamanın ilk adımıdır.
Böyleleri, Rasulullah (s.a.v) 'in "Hayatın lezzetini ve zevkini
acılaştıran ölümü çokça anınız."(3) buyruğuyla ölümü vefalı bir dost
bilmişler ve bu dostun nefesini yanlarında bir diriliş nefhası
olarak hissedip hayatlarını ona göre tanzim etmişlerdir. Fakat hayat nimetini
nefsin hizmetkârı yapan kimseler için ölüm gülerek gelmeyecektir hiç bir
zaman.Onlar için mevt, bir külfet bir yok oluş ve hüsran olacaktır daim. O
aldanan ve hüsranda olanları ölüm bir şecere-i zakkum haline
getirecektir elbet. Mü'min için ise ölüm bir tohum olup toprağa düşme,
filizlenip ötelerde dal budak salma ve bir şecere-i tuba olup salınmaktır
cennet ravzalarında.
Her şeyde rahmetinin cilvelerinden bir parça saklayan Erhâmürrahimîn elbetteki
ölüme de rahmetinin damlalarını serpiştirmiştir. "Her nefis ölümü
tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz. "(4)buyruğuyla ölümü, haşr-u
neşri tadılacak bir nimet olarak sunar biz kullarına. Her nefis ölüp yok
olacaktır buyurmaz Rabbimiz, tadılması gereken bir güzellik olarak hissettirir
hassas ruhlara. İşte bu sırra erenlerin onu tatmak istemesini de
çok görmemek gerekir.
Ölüm beklenen bir misafir.Kimin kapısını ne zaman çalar belli değil ve o
da bir fani ve bir misafir, her fani gibi bu dünyada vazifesini yapacak
ve Hayy ve Kayyum olana Mümît olana râm olacaktır. Çünkü bir faninin en layık
olduğu şey ölümdür ve bize en çok ölmek yakışır.
1:Cuma suresi ayet-
8
2:Mülk suresi ayet
-2
3:Riyazü's
-salihin
3:Enbiya suresi ayet- 35
Allah bize imanla gitmeyi nasip eylesin insallah
YanıtlaSilAllah ölümünde hayırlısını lütfeylesin. Bizleri İmanla gidenlerden eylesin. Rabbim sizden de Razı olsun. Kaleminize sağlık
YanıtlaSil